Gerçek Düğünler
5 dakikalık okuma
Merhaba Elif! İlk olarak eşin Ahmet’le nasıl tanıştınız ve evlenmeye nasıl karar verdiniz?
Merhaba! Sizin de bildiğiniz gibi aslında Ankara'da herkes herkesi bilir :) Biz de Ahmet’le ortak çevrelerden dolayı birbirimizi tanıyorduk ama ilişkimizin başlamasına benim Umumi diye bir barda paltomu kaybetmem vesile oldu. :) Ahmet evlenme teklifi ettiğinde ilişkimizin dördüncü yılına yaklaşmıştık. Oturmuş bir ilişkimiz vardı zaten, "evliliğe doğru" gittiğini ikimiz de biliyorduk. Ahmet de evlilik teklif etmeden 4 ay önce yüzüğü hazırlamış, sadece güzel bir tatil programı bekliyormuş.
Hayalinde nasıl bir düğün yapmak vardı?
Düğün ile ilgili tek hayalim, yaşadığımız şehir olan Ankara'dan farklı bir yerde düğün yapmaktı. En yakınlarımızla, samimi ve uzun süren bir düğündü düşündüğüm. Bunun dışındaki detayları düğün tarihi yaklaşana kadar açıkçası çok fazla düşünmedim.
Bir destinasyon düğünü yaptınız. Peki düğün mekanını seçerken nelere dikkat ettiniz?
Ahmet de ben de düğünümüz Ankara'da olsun istemiyorduk. Ben Kapadokya'yı çok istemiştim. Ahmet deniz kenarı olsun istedi. Aslında Ortunç hep aklımda vardı. Aklımızda kalmaması açısından Bodrum'da birkaç yerle görüştük. Ancak ben daha önce hiç gitmememe rağmen Ortunç’ta olsun istedim. Otelle de iletişime geçmiştim. Sadece Haziran ve Eylül aylarında düğün yapıldığı için çok hızlı karar vermemiz gerekti. Aslında sadece benim hislerime güvenerek düğün mekanımızı seçmiş olduk. İyi ki de öyle olmuş :)
Oldukça farklı bir düğün davetiyeniz vardı J. Neden bu davetiyeyi seçtiniz, nelere dikkat ettiniz?
Teşekkür ederiz :). Cunda Adası, Bodrum ve Çeşme gibi çevremiz tarafından çok iyi bilinen bir destinasyon olmadığı için misafirlerimize yardımcı olabilecek bir davetiye olsun istedik. Hem hediye gibi saklayabilecekleri, hem de ulaşım, konaklama, restoran ve tarihi yerler hakkında bilgi bulabilecekleri bir kitapçık hazırlamış olduk.
Düğünden önceki gününüz nasıl geçti? Davetlilerle bir arada mıydınız?
Düğünümüzden önceki gün de yine Ortunç Otel’de bir hoşgeldin yemeğimiz vardı. Cunda Adası’na cuma gününden gelen misafirlerimizle beraber olduk. Küçük bir düğün gibiydi aslında o gün de. Saat 22.30-23.00 civarında bitmesini planladığımız bir yemekti ancak o kadar eğlendik ki - ertesi gün düğün olduğu için :) -01:30'da bitmek zorunda kalan bir gün oldu.
Düğün gününüze geçelim. Destinasyon düğünü olduğu için bazı davetlilerle aynı otelde kaldığınızı düşünüyoruz :). Güne nasıl başladınız?
Otelimiz 40 odalıydı ve Cuma, Cumartesi boyunca bütün otel misafirleri tanıdıktı. Bize ait küçük bi kasabada gibiydik. Bu da hiçbir gerginlik yaşamamamızı sağladı. Çok samimi, huzurlu ve doğal bir ortam vardı. Hep beraber güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra deniz keyfiyle devam ettik.
Yazlık bir yerde olduğumuz için herkes mayo ve terlikleriyle keyifli bir gün geçirdi. Benim saç ve makyaj hazırlıklarım için bu eğlenceden biraz erken ayrılmam gerekti. Ama o günü çok abartmadan, rahat bir şekilde geçirmek hoşuma gitti.
Belirli bir düğün teması belirlediniz mi? Dekorasyonda nelerden ilham aldınız?
Organizasyon benim en şanslı olduğum konuydu. Çünkü beni çok iyi tanıyan ailemden biri, Nihan Ablam (yengem) ile çalıştık. Mart ayında beraber Ortunç Otel’e gidip hayaller kurarak birlikte karar verdik düğün temasına.
Ortunç yeşilin baskın olduğu bir yer bu nedenle ben beyazın hakim olduğu bir düğün istedim. Bir de masa düzeninde çok kalabalık ve yüksek aksesuarların kullanıldığı bir tarz istemediğimi biliyordum.
Bunlardan yola çıkarak Nihan Abla, Cunda Adası'nın dokusuna uygun zeytin dallarını ekledi temaya ve bir gün beni çok heyecanlandıran konseptimizi açıkladı. Ege Denizi civarında olmamız, zeytin dalları ve Ortunç'un kendine has dokusu nedeniyle konseptimizi mitolojik bir masala yönlendirdi. Heykellerin başrolde olduğu gerçekten rüya gibi bir düğündü.
Gelinliğinin markasını, özel dikim mi hazır giyim mi olduğunu öğrenebilir miyiz? Gelinliğini seçerken senin için önemli olan neydi?
Hiçbir zaman "gelinlik, gelinlik" bir şey giymeyi hayal etmemiştim. Bu model hem beni yansıtıyordu hem de düğünümüzün mekanına çok yakıştığını düşünüyorum. İlk koşulum kendim gibi hissetmekti ve çok da mutluydum gelinliğimle :).
Peki saç ve makyajında nasıl bir tarz tercih ettin ve nelere dikkat ettin?
Saç ve makyaj için hiç prova yaptırmadım. Çünkü saçımı ve makyajımı yapacak olan kişilerle zaten yıllardır tanışıyoruz ve onlara çok güveniyorum. Makyajım yapılırken ve yapıldıktan sonra bir kere bile aynaya bakmadım. Hep doğallıktan yana olduğum için saçımı her zaman nasıl yaptırıyorsam öyle yaptırdım. Hiç risk almadım denebilir, bambaşka biri gibi görünmek asla istemedim.
Düğüne giriş müziğiniz, ilk dans müziğiniz ve pasta müziğiniz nelerdi?
Giriş müziği - Eda Baba & Güney Marlen yorumuyla Senden Başka
İlk dans müziği - Özdemir Erdoğan'dan Aç Kapıyı
Pasta müziği - Karsu'nun yorumuyla Jest Oldu
Peki düğünde ikinci bir gelinlik veya after party elbisesi giydin mi? Bu elbisenin tarzı nasıldı? Gelinlere ikinci bir gelinlik giymelerini önerir misin?
Özel olarak düğün gününe hazırlanmış bir after party elbisem yoktu. Dolabımdaki tüm beyaz elbiseleri yanıma almıştım. :) Bir süre sonra onlardan bir tanesini giydim.
Rahatlık benim için her şeyden önce geliyor. Çok özellikli bir elbise değildi açıkçası, hatta çoğu kişi gelinliğimi değiştirdiğimi bile fark etmemiş. :) Önerim gelinlerin mutlaka bir yedek elbiselerinin olması ama çok da üzerine düşülmesi gereken bir konu olduğunu düşünmüyorum.
Davetlilerinize düğün hediyeliği verdiniz mi?
Davetiyemizi tasarlarken hediye gibi olsun istedik. Ben katıldığım düğünlerden özellikle de destinasyon düğünüyse hediye almayı genelde unuttuğum ya da taşımaya üşendiğim için biz de ayrıca bir hediye vermedik. Düğün günü misafirlerimiz için şallarımız ve terliklerimiz vardı, hatıra olarak onları aldılar.
Bu düğünü planlamak ne kadar sürenizi aldı? En zorlandığınız nokta hangisi oldu?
Nişanımız ve düğünümüz arasında 10 ay gibi uzun bir süre vardı. Bu nedenle düğünü bazen hiç düşünmediğim bile oldu. Bir de organizasyonu beni çok iyi tanıyan ve zevkine çok güvendiğim birine teslim ettiğim için çok vaktimi almadı açıkçası. Zaten her konuda profesyonellerle çalıştığımız için endişeleneceğim hiçbir nokta olmadı. Yani pek zorlanmadım :).
Sadece şunu söyleyebilirim; o günü tüm detaylarıyla gözümde canlandırmaya çalışmak beni biraz zorluyordu ama her şey hayalimden de güzel oldu. Çok da üzerine düşünmemek gerektiğini anladım.
Düğünün Cunda Adası’nda olmasının avantajları ve dezavantajları nelerdi?
Cunda Adası'nın avantajı kesinlikle kendine has bir dokusunun olması. Hepimizi büyüledi. Bir de deniz kenarında olmak inanılmaz büyük bir avantajdı. Bir gece önce ne kadar yorucu olmuş olsa da ertesi sabah denize girerek kendimize geldik.
Dezavantajı ise, her destinasyon düğünün de olduğu gibi, ulaşım. Bir de Cunda Adası küçük bir yer olduğu için kuaför bulmakta zorlanan misafirlerimiz olmuş.
Evlilik hazırlığı yapanlara verebileceğin en önemli ipucu ne olur?
O günün asıl amacı sevdiğimiz ve bir ömrü beraber geçirmeye istekli olduğumuz kişiye "Evet" demek. Bu süreçte düşünülecek pek çok detay oluyor ve bence çiftler asıl amaçlarını unutuyorlar. Gelinlik, organizasyon, müzikler, pasta, vb bunlar aslında bu güzel eveti gerçekleştirmek için sadece araç. Bu nedenle bence günün amacını olabildiğince ön planda tutup, detaylarda boğulmamak gerekiyor.
Künye:
Mekân: Ortunç Otel
Organizasyon: White Wedding & Events
Davetiye: Azize Invitations
Fotoğraf: Puçi Wed
Saç: Rasel Grey
Makyaj: Osman Vertop
Ses ve ışık: Mix Music
Dans: Gamze Toper
Pasta: Atelier Fiori 52
Gelinlik: Hakan Yıldırım
Saç Aksesuarı: Hakan Yıldırım
Gelin Ayakkabıları: Rene Caovilla
Gelin Buketi: Delice Flowers
İlk Gün Elbisesi: Hakan Yıldırım
İlk Gün Ayakkabısı: Alexander McQueen
After Party Elbisesi: Züleyha Kuru
After Party Ayakkabısı: Düğünde dağıtılan terlik :)
Gelin Sabahlığı: House of Silk
Damatlık: Vakko
Damat Ayakkabıları: Prada
